YUSUF AYGEÇ
Ben Tek, Hepiniz! // Me
Alone, You All!
3 - 28 Mart 2016
basın bülteni
Yusuf Aygeç'in C.A.M.
Galeri' deki ikinci kişisel sergisi "Ben Tek, Hepiniz! " meydan
okumanın aksine
bir yüzleşme serüveni olarak
kabul edilebilir.
Aygeç, 2013 yılındaki ilk
sergisi "M.Ö. Pop Art" da ustaların hafızalarımızda yer eden
eserlerine uyguladığı manipülasyonlarla
bize çoktan bildiğimiz
imgeler üzerine farklı okumalar yaptırmış; resmine dahil ettiği pop öğeler
aracılığıyla eserlerin
tamamlandığı zamanlar ile
günümüz arasında ironik bağlar oluşturmuştu. Bu sergideki ortak belleğin
yerini, yeni sergisinde
sanatçının iç dünyası ve bu
içsellikten dolayı ortaya çıkan ve hepimize dokunacak hisler ve hikayeler
alacak.
Çocukken dinleyip
belleğimizde yer eden masallara, öğrenilmiş korkulara, dayatılmış kurallara,
inançlara, bilinçaltının
derinliklerine iniyor ve
alışkanlıkları sorguluyor sanatçı. İzleyici kolektif bir bellek üzerinden, bu
kişisel hikayenin her anında
kendinden bir şey bulup
kendi yüzleşmesini başlatabilir.
Sanatçı, kendini özgür
hissettiği zamanlarla, kurallar içine sıkıştığı sürelerde ‘kalbin’ ne şekillere
girdiğini göstermeye,
şahit etmeye çalışıyor. Ait
olduğumuz doğaya dair korkuları da doğanın kendisine hapsediyor.
press release
Yusuf Aygeç's second solo
show in C.A.M. Gallery ''Me Alone, You All!'' can be seen as a
self-confrontation adventure
instead of challenge.
At Aygeç's first exhibition
''B.C. Pop Art'' in 2013 he applied manupulation and his own narratives to work
of art we already
know in our memories done by
master artists. At his paintings he made ironic bounds between today and the
completion date
of the master pieces. In
this exhibition, the common memory was replaced by the artist’s iner world and
emotions and stories
that occure from this
sincerity.
The artist questions the rutines,
and descend to the depths of subconscious, manifactured fears, imposed
rules, beliefs and
how the fairy tales
processed in our memory when we heard them as children. The viewer, through the
collective memory,
could find a similarity from
his own personal history and might start
a self- confrontation.
The artist tries to point
out / demonstrate the difference between how ‘the heart’ gets into shape when
it was squeezed within
the rules and when it feels
free. He have also imprisoned the fears derived form nature to the nature
itself.
C.A.M. Sanat Galerisi
Şair Nedim Cad. No:25A,
Akaretler, İst.
Tel: +90 212 245 79 75