Özlem DEVRİM
VİKO Endüstri Ürünleri Tasarımcısı
Sanayi - Üniversite İşbirliği Proje Yürütücüsü
“Sırtını güneşe çevirirsen gölgenden başka bir
şey göremezsin” Halil Cibran
Tasarım özünde yaratıcı bir enerjiyi, inovasyon bilinmez fırsatların
yeniliklerle vücut bulmasını, gelecek
ise tasarım ve inovasyon ile beraber çıkılan sonsuz bir yolculuğu tarif eder
benim düşüncelerimde; tabii ki geçmiş bilgilerin ışığında, güncel donanımlarla…
Ayçiçeği ve Apollo’nun mitolojik hikayesi kadar
dokunaklı olmasa da güneşe dönen, onunla beslenen ve besleyen; aldığı enerjiyi
dönüştürerek doğal bir mucize yaratan ayçiçekleri gibi tasavvur ediyorum tasarım öğrencilerimiz
ile sanayicilerimizi… onlar gibi güneşe doyumsuz, onlar gibi enerji depolayan,
dönüştüren ve yaşam zincirinde yeni halkalar üreten...
“Sırtını güneşe çevirirsen gölgenden başka
bir şey göremezsin” sözünde ne güzel ifade etmiş Halil Cibran, gölgelere
baka kalmanın aldatıcı fakat varlığı yok eden kibrini... Sanayi ve
üniversitelerin bilim ve teknoloji ile ilişkilerinde
de anlamını buluyor bu söz: yüzünü bilime / teknolojiye döndürmeyen sanayiler
ve üniversiteler, ne kadar böbürlenseler de sonunda kavrulup yok olmaya mahkumdurlar; birbirleri ile ayrışmadan, bir
tarladaki her bir ay çiçeği gibi tek vücut olmak, hep birlikte ve uyum içinde
davranmak, bilim ve teknolojiden gözlerini ayırmadan işbirliği içinde çalışmak
/ üretmek zorundadırlar. Doğaldır ki aynı tarlanın ürünleri birbirlerinin
aynısı olmayacaklardır, farklı tarlalardaki ürünler de birbirlerine hiç
benzemeyeceklerdir fakat hiç şüphe yok ki hiçbir tarla toptan kavrulup
kurumayacaktır.
Öğrenci iken tasarım-sanayi ilişkisinin önemi ve
zorunluluğunu üniversite sıralarında tecrübe eden, çalışma hayatında değerini
anlayan ve devlet politikaları kapsamında teşviki için sayfalarca makale yazan
bir endüstriyel tasarımcı olarak, VIKO desteği ve öncülüğünde sanayi ile
üniversiteler arasında bir köprü olmayı kendime görev edindim.
Üçüncüsünü gerçekleştirdiğimiz bu birliktelikler
arasında –diğer okulların anlayışına sığınarak- en anlamlısını da kendi mezun
olduğum okul ile gerçekleştirdiğimin altını çizmek istiyorum.
Vizyoner bir firma olan VIKO A.Ş’nin ve vizyoner
bir kurum olan Marmara GSF Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü’nün yenilikçiliğe
açık yaklaşımlarının sonucu olarak “deneyim ve yaratıcılığın” buluştuğu bir
sinerji platformu oluştu. Ülkemiz için güzel bir örnek oluşturan, gurur ve
mutluluk kaynağı bu çalışmada emeği geçenlere teşekkür etmeyi borç biliyorum:
Sanayi – Üniversite İşbirliği projemiz için imkan
sağlayan ve destekleyen Genel Müdürümüz Nusret K. Apaydın’a, Arge Merkezi
Direktörümüz Orhan Ünal ve Ar-Ge Müdürümüz Çiğdem Yürür’e, projenin
gerçekleşmesinde büyük emekleri olan Savaş Kalaça’ya ve İlker Çelik’e; yaratıcı
tasarımları için proje öğrencilerimize, bu tasarımların yaratıcılık kodlarını
kendilerine işlemiş olan başta Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölüm Başkanı Arslan
Özbiçer olmak üzere emeği geçen öğretim üyelerimize teşekkürler ederim.
Özellikle, şirketimizin Ar-Ge faaliyetlerinde önümüzü açan, teşvik
eden, destekleyen, tecrübeleri ile bizlere her zaman liderlik eden Sn. Cahit
Durmaz’a gönülden teşekkürlerimi
sunuyorum.
Özlem DEVRİM
Industrial Products Designer at VIKO
Industry & University Cooperation Project
Executive
“You see nothing but your shadow if you turned your back to the sun”.
(Khalil Gibran)
In my conception, whilst
the design in its essence describes
that creative energy, in a similar manner innovation
describes the coming into existence of the unknown opportunities in
revelations, and the future
describes that ever ending perpetual voyage that the design and innovation have
set off together… of course, in the light of the knowledge from the past
coupled with those current hardware.
Though it may not be or
seem to be as poignant as the mythological story of the Sunflower and Apollon,
I envisage both, our design students and our industrialist, as the sunflowers
that turned themselves toward the sunlight in order to be nourished and to
nourish; thus creating a natural magic by transposing all that energy so had
and given.
How fantastically
expresses Gibran of that ‘deceiving and existence-destroying feeling of
arrogance that one perceives when one stands in bewilderment staring at the
clouds’ when he says “You see nothing but
your shadow if you turned your back to the sun”. Indeed, that phrase comes
very much alive in terms of the relationship of the science & technology
with the industry & universities: industries and universities insisting not
to turn their faces toward the science and technology are bound to scorch out
only to vanish eventually… no matter how much they boasted! Therefore, just
like that each and every sunflower plant in a field, they must become as one;
acting in total harmony and working, producing and manufacturing in
coordination with one another never taking their eyes off the science and
technology. Let alone the produce had from different fields are bound to be
completely different than one another, even no two produce had from the very
same field are going to be the same, either. However, what is certain is that no
fields there are to scorch and vanish!
As an industrial designer
who experienced that necessity and importance of design and industry and
acknowledged the actual value of that in her professional and wrote many pages
of articles for the encouragement of the same under and by state policies, I
took it on as a duty with the support of VIKO to bridge that very gap between
the industry and the universities.
I would like to take this
opportunity, by the virtue of this third meting of ours, to actually underline
the most meaningful of all those meetings that I have had with the college I
grautated from –of course, with the kind permission of all other colleges.
As a result of that
open-to-innovative approach of VIKO INC. as a visionary firm and again as a
visionary institution Faculty of Fine Arts, Department of Industrial Products
Design at University of Marmara again as a visionary institution, a platform of
synergy where “experience and creativity” has now been formed.
I hereby extend my
sincere gratitude and thank to our General Manager Mr. Nusret K. Apaydın who gave
his support and provided us with much needed assistance, our R&D Centre
Director Mr. Orhan Ünal and R&D Manager Mrs. Çiğdem Yürür, as well as to
Mr. Savaş Kalaça and İlker Çelik who have helped us in realisation of this
meeting, to all our students for their most creative designs, and of course, to
our Mr. Arslan Özbiçer; the Head of Industrial Products Design Department who
has woven our students with the codes of creativity for all of those designs
here, and to all other lecturers.
And, last but not least,
I also sincerely thank to Mr. Cahit Durmaz; who has paved the way at our firm
for R&D activities and, encouraged and supported us by sharing his valuable
experience with us.