"Evvel Zaman
İçinde” 2012, Tuval Üzerine Yağlıboya, 140 x 298 cm.
ERTUĞRUL ATEŞ
Evvel Zaman İçinde
3 – 31 Aralık 2013
basın bülteni
Mabeyn Gallery 3-31 Aralık 2013 tarihleri arasında Ertuğrul
Ateş'in "Evvel Zaman İçinde" başlıklı kişisel sergisine ev sahipliği
yapıyor.
Eleştirmen ve yazar Kumru Sis Eren diyor ki "Ertuğrul
Ateş, tanımsız bir mekana yayılan kayıp bir kent peyzajında, toprak ve denizi
süperpoze ettiği Evvel Zaman İçinde, başlıklı çalışmalarıyla birkez daha
karşımızda. Kubbe formunun anımsattıklarından tersine, tarihsel olmayan bir
'ulu'ya adanmış gibi yükselen mimari formlar, tanıdık silüetler gibi gelse de,
kadim uygarlıklara dair ideogramlarla birlikte kullanılıyor. Ateş her zamanki
gibi organik formların akışkanlığından kurguladığı bir resimsel tadı tuvale
yayıyor; yalnız bu kez organikten mimariye ve mabet mimarisine göndermeler
yapıyor. Kuşlar, gökyüzünde süzülen zeplinler, kayıp kentin kaderine dokunan
gizemli ellerle, evvel zamanda var olan ve şimdi kayıp olanı selamlıyor. Zaman
zaman kartezyen mekan fikrini kıran, dairesel tuvallere dönüş yapıyor, Doğu
sanatının tasavvufi ve gizemci yaklaşımlarıyla, Batı sanatının soyut
arayışlarını kendi resimsel kurgusuyla sentezliyor. Tuvalde kurguladığı kayıp
şehir, Bosch'un 'Dünyevi Zevkler Bahçesi'ne ev sahipliği yapan bilinmez
toprakları çağrıştırıyor".
press release
ERTUĞRUL ATEŞ
Once Upon a Time
3 – 31 Aralık 2013
The Mabeyn Gallery is hosting Ertugrul Ates’s exhibition
“Once Upon a Time” from December 3rd-31st 2013.
Critic and writer Kumru Sis Eren says “We are once against
faced with the works of Ertuğrul Ateş, entitled Once Upon a Time, in which a
lost urban landscape is sprawled across an undefined location, superimposing
earth and sea. As opposed to the dome shapes they evoke, the soaring
architectural forms that seem dedicated to non-historical “Grand Nobility” give
a feeling of being familiar silhouettes, but they are used together with
ideograms belonging to ancient civilizations. As always, Ates spreads onto the
canvas a fictionalized pictorial feeling through the familiarity of organic
forms, but this time he includes references ranging from organic to
architectural, particularly temple architecture. Birds and zeppelins floating
in the sky greet that which once was, but is now lost, with mysterious hands
that touch the fate of the lost city. At times he uses mysterious approaches
from Sufi tradition that break the concept of Cartesian space and return to
their starting point on circular canvases, in order to synthesize his own pictorial
setting with Western art’s abstract searches. On the canvas the lost city that
he has created is reminiscent of the unknown lands that house Bosch’s “Garden
of Earthly Delights”.
MABEYN Galeri
Nüzhetiye Cad. No:63, Beşiktaş, İst.
Tel: +90 212 261 60 60